Periton Diyalizi Nasıl Yapılır ?
|
Diyaliz Yeterliliği | |
|
Periton Diyalizi Nedir ?
Periton; karın boşluğunda bulunan, karın duvarı ve organları saran bir zardır:
Periton Diyalizi, karın boşluğuna küçük bir ameliyat ile yerleştirilen, ince, yumuşak, silikondan yapılmış kalıcı bîr tüp (kateter) aracılığı ile yapılır.
Periton Diyalizi iki şekilde uygulanır:
1- SAPD (Sürekli Ayaktan Periton Diyalizi):
Hastanın vücut yapısına göre çocuklarda 100 - 1000 mL, yetişkin insanlarda 2000 - 2500 mL, kadar özel periton diyaliz solüsyonu karın boşluğuna verilir. Vücuda verilen solüsyon 4-6 saat kadar karın boşluğunda kaldıktan sonra yeni solüsyonla değiştirilir. Bu zaman süresince kanda bulunan üre, kreatinin gibi atık maddeler ve vücutta bulunan fazla sıvı, diyaliz solüsyonuna geçer. Karın boşluğuna diyaliz sıvısının verilmesi ve boşaltılması, yer çekimi ile gerçekleştirilir. Bu işleme "Diyaliz Torba Değiştirme İşlemi" denir. Diyaliz işlemi hasta tarafından günde 4-5 kez yapılır. Bu şekilde uygulanan periton diyalizine SAPD (Sürekli Ayaktan Periton Diyalizi) denir.
2. APD (Aletli Periton Diyalizi)
Evde makina aracılığı ile uygulanan periton diyalizi işlemine APD (Aletli Periton Diyalizi) denir. Bu tedavi biçiminde, hasta yatmadan önce set ve solüsyon torbalarını periton diyalizi makinasına yerleştirir ve maki-nasını önerildiği şekilde programlar. Kişi uyurken gece boyunca (8-10 saat), makina karın boşluğuna diyaliz sıvısını verir, bekletir ve boşaltır. Kişinin durumuna göre tedavide değişiklik yapılabilir.
PERİTON DİYALİZİNİN İYİ YÖNLERİ
* Hasta,periton diyalizi hemşiresi tarafından eğitimi verildikten sonra tedavisini kendi başına yapabilir, hastaneye bağımlılığı azalır
* Gıda ve sıvı alımı daha serbesttir.
* Tansiyon kontrolü daha iyi sağlanabilmektedir.
* Hemodiyalizde olduğu gibi kan kaybı görülmez.
* Eğitimi basit ve süresi kısadır.
* Kalp ve damar sistemine yüklenme az olduğundan, özellikle yaşlı hastalarda ve çocuklarda tercih edilen bir tedavi şeklidir.
* Periton Diyalizi, hastanın günlük yaşantısına devamını sağlar (okul, iş, seyahat, tatil)
PERİTON DİYALİZİNİN SAKINCALI YÖNLERİ
* SAPD' (Sürekli Ayaktan Periton Diyalizi) de günde 4-5 değişim yapmak gerekir.
* Protein kaybı olabilmektedir.
* Hastanın karnında sürekli bir kateter kalmaktadır.
* APD'de hasta gece boyunca makineye bağlı kalmaktadır.
* Enfeksiyon riski vardır
-Katetere bağlı enfeksiyonlar
-Peritonit (karın içi zarın iltihabı)
PERİTON DİYALİZİ TEDAVİSİ İÇİN GEREKLİ MALZEMELER
Periton Diyaliz Kateteri :
Vücudumuzla uyum sağlayacak, yumuşak, silikondan yapılmıştır. Çocuk ve yetişkinlere göre uzunlukları farklıdır.
Kateterin periton boşluğuna yerleşecek uç kısmında, diyaliz sıvısının içe ve dışa akışını sağlayacak küçük delikler vardır. Kateterlerin üzerinde , 1 -2 adet keçe bant bulunur. Bu keçeler vücutta bulunan bağ dokusu tarafından örülerek kateterin yerinden çıkmasını engeller. Bağ dokusu, aynı zamanda mikropların kateter yolu ile vücuda girmelerini engeller.
Titanyum Adaptör :
Kateter ile transfer set arasında kalan, titanyum adında metalden yapılmış bir parçadır. Kateter ve transfer set bağlantısını sağlar. Bu kısım kalıcıdır ve değiştirilmesi gerekmez.
Transfer set :
Transfer set, titanyum adaptör ile bağlantıyı sağlayan bir ara settir. 4-6 ayda bir değiştirilmesi gerekir. Bunun dışında herhangi bir şekilde transfer setin ucu kaza ile açıldığında veya dokunulduğunda, diyaliz işlemi yapılmadan derhal değiştirilmesi gerekmektedir. Transfer set mutlaka hastanede ve diyaliz hemşiresi tarafından değiştirilmelidir.
Mini Kapak :
Diyaliz işlemi tamamlandıktan sonra transfer setin ucuna takılan, beyaz renkli ve içinde antiseptik emdirilmiş sünger bulunan kapaktır. Mini kapak tamamen mikroplardan arındırılmıştır, bu nedenle özellikle iç kısmına dokunulmamalıdır. Mini kapak mikropların karın boşluğuna girmesini engeller. Mini kapak paketinin üzerindeki son kullanma tarihi mutlaka kontrol edilmelidir. Tarihi geçmiş ise kesinlikle kullanılmamalıdır.
Her diyaliz işleminde yeni mini kapak kullanılmalıdır.
Diyaliz Solüsyonları :
Y şeklinde bir sete bağlı, bir dolu bir boş torbadan oluşur.
Vücudumuzda biriken atık maddeleri ve suyu uzaklaştırabilmek için diyaliz sıvıları, içinde bulunan glükoz (şeker) miktarına göre 3 türlüdür. Bunlar; %1.36, %2.27 ve %3.86. oranında glükoz içerirler. 1, 2, 2.5 litre hacminde solüsyonlar bulunmaktadır.
Hangi sıvının kullanılacağına doktorunuz veya hemşireniz karar verecektir. Diyaliz sıvısı kullanılmadan önce dikkat edilmesi gereken bazı noktalar vardır. Bunlar;
* Diyaliz sıvısının şeker oranı
* Son kullanma tarihi
* Diyaliz sıvısının miktarı
* Torbada sızıntı olup olmadığı
* Sıvının berraklığı
* Torba ve setlerde yapışıklık olup olmadığına bakılır.
Antiseptik Solüsyon :
Diyaliz işlemi sırasında kullanılan masanın üzerini temizlemek, mikroplardan arındırmak için kullanılan özel bir solüsyondur.
Diyaliz işlemini daha güvenli yapabilmek için, eller yıkandıktan sonra ellere de uygulanmalıdır
Maske :
Diyaliz işlemi sırasında maske kullanılması burun veya ağız bulaşmasını engeller.
Kağıt Havlu :
Diyaliz işlemi sırasında masayı temizlemek ve elleri kurulamak için kullanılır.
Mavi Torba Klempi
PERİTON DİYALİZİ KATETERİNİN TAKILMASI
PD (Periton Diyalizi); karın boşluğuna yerleştirilen, kateter adını verdiğimiz silikon bir tüp ve karın boşluğuna verilen özel solüsyon aracılığı ile yapılan bir diyaliz yöntemidir.
Kateter takılmadan önce :
* Kateter temini için reçete yazılır
* Kateterin takılması için randevu verilir
KATETER NEDİR?
Kateterlerin uzunlukları kişinin beden yapısına göre farklı uzunlukta olup, karın boşluğunda kalan kısmı sıvı alış - verişini daha kolay sağlamak için deliklidir.
Karın boşluğunda tahrişi önlemek için uç kısmı kıvrıktır.
Üzerinde kateteri sabitleyen, çıkmasını önleyen iki tane keçe vardır.
Kateter yerleştirilmesi İçin randevuya gelmeden önce;
* Antibakteriyel sabunla, banyo yapılmalıdır.
* Karın bölgesindeki kıllar varsa temizlenmelidir.
* Lavman kullanılarak barsaklar boşaltılmalıdır.
* Kateter yerleştirilmeden önce idrar varsa mesane boşaltılmalıdır.
Kateter ameliyathanede veya diyaliz merkezinde takılabilir.
Hastanın durumuna göre hangi yöntemin kullanılacağına diyaliz merkezince karar verilir.
Kateter yerleştirildikten sonra, kateterin karın içindeki yerini belirlemek için kontrol filmi istenir.
Kateter takıldıktan sonra yaranın daha sağlıklı iyileşebilmesi için 4-7 gün süreyle pansuman açılmamalıdır (kanama ıslaklık vs. yoksa).
İlk pansuman mutlaka diyaliz hemşiresi tarafından yapılmalıdır.
Genellikle kateter takıldıktan 3 hafta sonra diyalize başlanır. Bu süre içinde hastanın eğitimi tamamlanmış olur.
Gerekli durumlarda diyalize başlama süresi kısalabilir veya uzayabilir.
KATETER ÇIKIŞ YERİ
Kateterin vücuttan çıktığı bölgeye kateter çıkış yeri, kateterin deri altından geçen kısmına da tünel adı verilir.
KATETER ÇIKIŞ YERİ BAKIMI
Kateter takıldıktan sonra kateter çıkış yeri pansumanı düzenli yapılmalıdır.
* Kateter çıkış yerinin günlük bakımı merkezinizin önerdiği şekilde yapılmalıdır.
* Pansuman sırasında enfeksiyon belirtileri olan kızarıklık, ağrı, şişlik, akıntı ve sıvı sızması gibi problemler göz ardı edilmemelidir.
Bu problemler kateter çıkış yerinde mikropların varlığını gösterir. Bu belirtilerin biri veya birkaçı ile karşılaşıldığında diyaliz merkezi ile iletişim kurulmalıdır. Bu problemleri çözmekte geç kalınırsa mikroplar kateter çıkış yerinden içeriye doğru ilerleyerek tünele ulaşır, bu durum kateterin çıkartılmasına neden olabilir.
İyi bir kateter çıkış yeri için, kateterin vücut dışında kalan kısmının hareketliliği engellenmelidir.
Kateter çıkış yerindeki deri ve deri altındaki kısım bir süre sonra kateteri sararak kateterle derinin bütünleşmesini sağlar. Eğer kateterin hareketliliği önlenmezse bütünleşme sağlanamaz, mikropların kolayca yerleşip iltihap oluşturabilecekleri bir ortam meydana gelir.
DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER
* Pansuman sırasında mutlaka maske kullanılmalıdır.
* Her zaman katetere dokunmadan önce eller iyice yıkanmalıdır.
* Kateter asla cekilmemeli ve bükülmemelidir.
* Kateterin yakınlarında makas ve iğne kullanılmamalıdır.
* Banyo duş şeklinde yapılmalı, banyo sonrası kateter çıkış yeri iyice kurulanıp pansuman yenilenmelidir.
* Denize girerken kateter çıkış yeri, merkezin önerdiği su geçirmeyen bir bantla kapatılmalıdır.
* Kateter çıkış yerinde kabuklanma olduğunda koparılmamalıdır. Oksijenli suyla yumuşatılarak silinmelidir.
* Kateter delinirse delik kapatılmaya çalışılmadan, delik kısmın altından klemplenip hemen diyaliz merkezine gidilmelidir.
* Kişisel temizlik kurallarına uyulmalı, iç çamaşırlar her gün değiştirilmeli ve çok sıkı giysiler giyilmemelidir.
* Kateter çıkış yerinde mikropların neden olduğu problemlerde önerilen ilaçlar düzenli alınmalıdır. Kontrol tarihlerinde mutlaka diyaliz merkezine gidilmelidir.
* Kateter mutlaka iyi bir şekilde tesbit edilmelidir.
PERİTON DİYALİZİ ORTAMI NASIL OLMALIDIR?
PD (Periton Diyalizi) tedavisinin bütün aşamalarında temizlik (hijyen) kurallarına dikkat edilmelidir. Bu şekilde enfeksiyon riski en aza indirilebilir. Temiz teknik kullanılmasının amacı diyaliz işlemi sırasında temas edilen bütün yüzeylerdeki mikrop ve bakterileri uzaklaştırmaktır.
Ortamın özellikleri nasıl olmalıdır?
* Aydınlanma ve havalandırmanın iyi sağlanabildiği, güneş gören bir oda olmalıdır.
* Diyaliz süresince kapı ve pencereler kapalı olmalıdır.
* Odada kullanılmayan eşyalar bulundurulmamalıdır.
* Diyaliz süresince oda başka amaçlarla kullanılmamalıdır.
* Diyaliz sırasında odada başka birileri bulunmamalıdır. (Çocuk hastalar ve kendi diyalizini gerçekleştiremeyen hastalar hariç)
* Uygun yükseklikte çizilmeyen, temizliği kolay sağlanabilen bir masa bulunmalıdır.
* Hareket ettirilebilir ve silinebilir bir sandalye bulunmalıdır.
* Silinebilir bir askı bulunmalıdır.
* Hareketli ve temizlenebilir bir çöp kutusu bulunmalıdır.
* Atıklar uygun şekilde imha edilmelidir
* Diyaliz odası temizlenmeli, havalandırıldıktan sonra kapı-pencere kapatılmalı ve toz alınmalıdır.
Bu ortamda kişi;
* Rahat ve vücuda uygun temiz giysiler giymeli,
* Eldeki takılar (saat, yüzük, bilezik) çıkartılmalı,
* Kollar dirseklere kadar açık olmalı,
* Tırnaklar kısa ve temiz olmalı,
* Saçlar toplanmalı,
* Maske kullanmalıdır.
PERİTON DİYALİZİ UYGULAMASINDA HİJYEN NEDEN ÖNEMLİDİR?
* Periton Diyalizinde hijyen (temiz teknik) kurallarına dikkat edilirse diyaliz tedavisi daha sağlıklı ve uzun süreli uygulanır.
* Hijyen; fiziksel sağlığın ve bedensel bütünlüğün devamı için uygun temizlik alışkanlığıdır.
* Hijyen, kateter çıkış yeri enfeksiyonu, tünel enfeksiyonu ve peritonit gibi diyalizin ömrünü kısaltan enfeksiyonlardan korunmak için ve sağlıklı diyalizin devamında önemli yer tutar.
Temiz Teknik Denilince Neleri Anlıyoruz?
* Diyaliz yapılan odanın temizliğine dikkat edilmelidir. Diyaliz yapılan oda her gün temizlenmeli, havalandırılmalı, camlar kapatıldıktan sonra toz alınmalıdır.
* Diyaliz yapılan odada fazla eşya olmamalıdır.
* Diyaliz sırasında kapı ve pencere kapalı olmalıdır.
* Diyaliz sırasında odada evcil hayvanların bulunması sakıncalıdır.
* Diyaliz malzemelerinin konulduğu masanın temizliğine dikkat edilmelidir.
* Diyaliz sırasında odada başka kimse bulunmamalıdır.
* Her diyaliz uygulamasından önce eller mutlaka en az 3 dakika süreyle ve tekniğe uygun biçimde yıkanmalıdır.
* Diyaliz sırasında maske takılmalıdır. Eğer maske takılmazsa mikroplar peritonit veya kateter çıkış yerinde enfeksiyona neden olabilir.
* Torba bağlantısı en kısa sürede yapılmalıdır.
Diyaliz Sırasında Kişisel Temizliğe (Hijyene) Dikkat Edilmelidir:
* Vücut temizliğine dikkat edilmelidir.
* Banyo duş şeklinde yapılmalıdır.
* İç çamaşırlar her gün değiştirilmelidir.
* Kateter pansumanı her gün öğretilen şekilde ve dikkatle yapılmalıdır.
* Ağız sağlığını korumak açısından dişler düzenli biçimde fırçalanmalıdır.
* Tırnaklar kısa ve temiz tutulmalıdır.
KONTAMİNASYON (Kirlenme) NEDİR?
Diyaliz sıvısı, transfer set ya da bağlantı ucunun, herhangi bir yere temas ettirilerek, hastalık yapan mikroplarla bulaşmasına kontaminasyon (kirlenme) denir.
Kontaminasyon Hangi Yollarla Oluşur? Transfer set ile torba bağlantısının dikkatli yapılmaması sonucu kirlenme oluşabilir.
* Hava Yolu: Diyaliz işlemi sırasında odada havada bulunan ve göremediğimiz mikroplar periton diyalizi sırasında transfer set ve torbanın bağlantı ucunun kirlenmesine neden olabilir.
* Solunum Yolu: Solunum esnasında ağız ve burunda bulunan mikroplar diyaliz bağlantısı yaparken açık uçların kirlenmesine neden olabilir. Aynı mikroplar öksürme ile havaya da karışır.
* Kirli eller
* Kötü Kateter Çıkış Yeri Pansumanı
* Transfer set ve titanyum adaptör bağlantısının ayrılmasıyla
* Yırtık delik diyaliz torbalarının kullanılmasıyla kontaminasyon oluşur.
DEZENFEKSİYON NEDİR? NEDEN ÖNEMLİDİR?
* Dezenfeksiyon cansız yüzeylerde hastalık yapan mikropların bir kısmının ya da hepsinin öldürülmesidir. Masa, sehpa, yer zemini, mavi torba klempi gibi eşyalar cansız yüzeylere örnek olarak gösterilebilir.
* Diyaliz yapılan oda ve zemini, masa, sehpa, lavabo çamaşır suyu ile temizlenerek kolayca dezenfekte edilebilir,
* Bunların dışında Periton Diyaliz hemşiresinin önereceği dezenfeksiyon yöntemleri de kullanılır.
Çevre Dezenfeksiyonu:
* Diyaliz yapılan masa: Masa üzeri uygun şekilde temizlenmelidir.Bir kez silinen yerden bir daha geçilmemelidir.
* Diyaliz odası, lavabo ve musluklar: Bir kova suya (10-151t) bir çay bardağı çamaşır suyu eklenerek silinmeli ve durulanmalıdır. Diyaliz yapılan oda her gün temizlenmelidir.
* Diyaliz solüsyonu boşaltılan tuvalet temizliğinde: Bu yüzeylere saf çamaşır suyu dökülüp on dakika bekletilmeli. Bol suyla durulanmalıdır.
* Genel olarak ev temizliğinde: Bir kova suya bir çay bardağı çamaşır suyu eklenip haftada iki kez bütün yüzeyler silinmelidir. Ayrıca piyasada bulunan temizlik ürünleri de bu amaçla kullanılabilir.
STERİLİZASYON NEDİR? NEDEN ÖNEMLİDİR?
* Sterilizasyon; hastalık yapan mikropların tamamen öldürülmesidir. Karın içine verilen diyaliz sıvısı, bu sıvının karın içine verilmesini sağlayan torba ve setlerin iç yüzeyi tamamen mikropsuzdur (sterildir).
* Diyaliz sırasında kullanılan mini kapak steril malzemelerden birisidir.
* Pansuman için kullandığımız gazlı bezler steril olmalıdır. Enjektörler de steril olması gereken malzemelerdendir.
* Torba değişimi esnasında uygun teknikle bu steril ortam bozulmadan bağlantı sağlanmalıdır.
EL YIKAMANIN ÖNEMİ
* Periton diyalizi uygulayan hastalarda ellerin temizliği oldukça önemlidir.
* Günlük yaşamda kirli ya da temiz, bir çok iş için ellerimizi kullanırız.
* Bu nedenle ellerimiz en çok kirlenen ve hastalık nedeni olan mikroplan taşıyan organlarımızdır.
* Ellerimizin kirli olduğunu gözlerimizle görebiliriz, fakat mikropları göremeyiz. Göremediğimiz bu mikroplar periton diyalizi yaparken karın içine ulaşarak peritonite neden olabilir. Ellerinizde oluşan kirleri su ve sabunla kolayca temizleyebilirsiniz.
* Yıkayarak temizlediğimiz ellerimizin üzerindeki mikropları yok edemeyiz fakat çok büyük bir kısmını ellerimizden uzaklaştırırız.
Değişim Listeleri
Değişim Listeleri | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
| |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Değişim Listeleri | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Yemeklerin Hazırlanmasında Dikkat Edilecek Noktalar
Değişik yiyeceklerin besin içerikleri ve bu yiyeceklerin besin değerlerini kaybetmeden hazırlanması hakkında bilgi sahibi olmak çok önemlidir. Çünkü, bazı pişirme ve hazırlama yöntemleri gıdaların besin değerinde kayıplara neden olabilir.
1. Etlerin Yemek İçin Hazırlanması:
Etler iyi kaliteli protein kaynağıdır. Bu besinler, protein dışında, B grubu vitaminleri, demir ve çinko bakımından da zengindir. Etler hangi yöntemle hazırlanırsa hazırlansın, hafif veya orta sıcaklıkta uzunca süre pişirilmelidir. Çok yüksek sıcaklık, et proteinlerini katılaştırarak, etin suyunun kaybına ve lezzetinin azalmasına neden olur. Ayrıca, protein ve B 1 vitamininde de bir miktar azalma olur. Ete sıcak su konularak düdüklü tencerede veya fırında pişirilmesi durumunda, bu besin maddesinden en iyi şekilde yararlanılabilinir. Etler buzlukta, yağlı kağıda sarılarak -2°C'de birkaç hafta, -18°C 'de üç ay kadar saklanabilir. Çok miktarda et alınmışsa önce kıyma, daha sonra parça etler tüketilmelidir.
Proteinden zengin olan bir diğer gıda da yumurtadır. Yumurtayı da, buzdolabında 1 -2 hafta tazeliğini yitirmeden saklamak mümkündür. Yumurta sahanda pişirildiği zaman bir miktar yağ da birlikte alınmış olur. Kalori kısıtlaması yapılan hastalarda bu durum gözönünde tutulmalıdır. Haşlanmış yumurta istenildiği kıvamda pişirilerek yenebilir, sahanda pişirmeye göre daha sağlıklı bir yemek türüdür.
2. Kurubaklagillerin Yemeğe Hazırlanması:
Kurubaklagillerin sindirimi zor olduğu için hazırlanması sırasında bazı kurallara dikkat etmek gereklidir. Kırmızı mercimek haricindeki baklagiller oda ısısındaki suda 8-10 saat kadar ıslatılır, sonra beklediği su içerisinde pişirilir; çünkü baklagillerdeki besin unsurları bu suya geçmiştir. Eğer hastada potasyum kısıtlaması isteniyorsa, haşlama suyunun dökülmesi ve pişirme sırasında tekrar sıcak su ilave edilmesi gerekir. Ancak, baklagillerin pişirme suyu atılırsa özellikle B grubu vitaminler ve minerallerde kayıplar artar. Sert sular baklagillerin pişmesini güçleştirir. Pişirmeyi kolaylaştırmak için tencereye eklenen soda, vitamin kaybına da neden olabileceği için kullanılmamalıdır. Baklagillerin kabukları gaz ve şişkinliğe neden olabilir. Kabukların ayıklanması halinde gaz oluşumu da önlenir.
3. Sebzelerin Yemek için Hazırlanması:
Sebze ve meyveler vitamin ve minerallerden zengindir. Vitaminler içinde en dayanıksız olanı C vitaminidir. Sebze ve meyveler kesildikten veya soyulduktan sonra C vitamininde hemen kayıplar başlar. Sebzeler pişirileceğinde, ayıklanıp hemen sıcakla temas ettirilirse bu kayıp önlenmiş olur. Yemek piştikten sonra bekletilirse (özellikle de bekletme yerinin ısısı yüksek ise) C vitaminindeki kayıp miktarı artar. Pişirilmiş sebzeler 24 saat buzdolabında bekletildiği zaman C vitamininde ortalama %40-80 arasında kayıp oluştuğu görülmüştür. Yemeğin pişirme suyu atılırsa suda eriyen C vitamini ve B grubu vitaminleriyle, minerallerdeki kayıp oranı da artar. Ancak bu su aynı zamanda yüksek miktarda potasyum da içermektedir. O nedenle potasyumu yüksek olan hastalar yemeklerin suyunu dökmelidirler.
Sebze ve meyveleri hazırlama ve pişirmede şu noktalara dikkat etmek gerekir:
A. Köklü olanların kökü alındıktan sonra, diğerleri ise doğrudan doğruya, önce yıkanır sonra doğranır. Doğranan sebze ve meyve bekletilmez.
Kabuklu sebzelerde vitaminler genellikle kabuğa en yakın yerde olduğu için, çok ince soyulması önem taşır.
B. Doğranan sebze ve meyveler pişirilirken kaynar suya atılır. Böylece C vitamini kaybı olmaz. Sebze ve meyve hiç bir zaman soğuk suda pişirilmeye başlanmaz.
C. Sebze ve meyve pişirilirken yeterince su konur, olabildiğince az süre ile pişirilir. Pişme süresinin uzatılması halinde besin kaybı artar.
D. Sebze pişerken kesinlikle soda eklenmez.
E. Salataların sirke, limon ve yağı salata servise çıkarken eklenir.
4. Yağların Yemeklerde Kullanımı:
Mutfaklarda tereyağı, margarin, zeytinyağı ve diğer bitkisel sıvı yağlar kullanılır. Yağ uzun süre yüksek ısıya maruz kalırsa vücut için zararlı maddeler ortaya çıkar. Bu durum, daha çok, kızartma yaparken yağın aşırı ısınması ile oluşur. Bol yağda kızartmada bu olay daha az görülürse de, kullanılan yağın atılmayıp tekrar ısıtılması halinde oluşan zararlı madde miktarı da artar. Bu nedenle kızartma işlemi bittikten sonra yağın iyice süzülmesi (artık maddelerin süzgeçle temizlenmesi ) ve bu yağın en fazla üç kez kullanılması istenir. Işık ve madeni kaplarda yağlar çabuk bozulur, bu nedenle yağlar, cam şişeler içinde, karanlık (ışık almayan) ve serin yerlerde muhafaza edilmelidir.
YEMEKLERİN YAPILMASI
Dengeli bir şekilde beslenebilmek için kişinin değişik besinleri bir arada alması gereklidir. Bazı kimseler belli yemekleri yememekte ısrar ederler, bir başka deyimle yemek seçerler. Bu durum belirli besinlerin eksik alımına yol açar. Eğitim, bazı besin ve yemeklere karşı duyulan olumsuz davranışların zamanla değişmesinde yardımcı olur. Herhangi bir yemeğin sık verilmesi veya aynı lezzetteki yemeklerin biraraya gelmesi, bıkkınlık verebilir. Bunun önlenmesi için yemekler gruplaştırılır ve öğünlerde değişik gruplardaki yemeklere yer verilir.
Yemekler aşağıdaki şekilde gruplara ayrılır:
A. Çorbalar,
B. Et yemekleri (parça et, köfteler, etli dolmalar, etli sebze yemekleri, kurubaklagiller ve yumurtalı yemekler),
C. Tahıl grubu yemekler (pilav, makarna, börek vb.),
D. Etsiz taze sebze yemekleri,
E. Sebze salataları ve püreleri,
F. Tatlılar.
Kural olarak yemekler tuzsuz pişirilmeli, daha sonra gerektiği kadar tuz öğünler sırasında ilave edilmelidir.
A. Çorbalar:
Yemek listelerinde çorbalar, mide öz sularını harekete getirip iştah açtıkları için ilk sırada yer alır. Çorbalara et suyu veya etsu tabletleri ilave edilmemelidir. Çünkü et suyu, sodyum, potasyum gibi mineraller yönünden zengindir. Eğer çorbanın protein içeriği yükseltilmek isteniyorsa, yoğurt, yumurta ve süt kullanılarak çorba terbiyesi yapılabilir
B. Et Yemekleri:
Öğünlerde, çorbalardan sonra genellikle et yemekleri yenir. Hayvandan elde edildiği yere göre, etlerin hem lezzetleri hem de besleyici değerleri çok değişiktir.
Et seçme aşamasında, böbrek hastaları tarafından, protein içeriğinin düşük, yağ yüzdesi ve enerjisinin yüksek olması nedeniyle, koyun eti sığır etine tercih edilmelidir. Ancak hayvansal kaynaklı yağların çok alınmasının istenmediği durumlarda, tavuğun beyaz eti veya balık eti böbrek hastalarının özellikle seçmesi gereken gıdalardır. Eğer hastada tuz kısıtlaması yapılıyorsa, yemekler tuzsuz yapılmalı ve sonradan üzerine belli miktarda tuz eklenmelidir.
C. Sebze Yemekleri:
Sebzeler günlük enerji ve protein gereksinimine çok az katkıda bulunur. Ancak vitamin ve mineraller yönünden zengindir.
Sebze ve meyvelerin bir başka işlevi de barsak faaliyetlerini düzenlemektir. Bu nedenle günlük besinlerimiz arasında mutlaka bir miktar sebze ve meyve bulunmalıdır. Koyu yeşil renkli sebzeler, vitamin ve mineraller bakımından diğerlerine oranla daha zengindir. Bu sebzeler ayrıca fazla miktarda C vitamini de içerirler.
Sebzelerdeki vitamin ve mineraller pişirme suyuna geçer ve sebze yemeklerinin suları genellikle, fazla miktarda potasyum içerir. Böbrek hastalarından potasyumu yüksek olanlar, yemeklerin suyunu bu nedenle yememeli veya sebzeleri pişirirken haşlama sularını dökmeli ve daha sonra diğer malzemeler ile muamele etmelidir.
Pratik Mutfak Ölçüleri
|
Örnek Diyet Listeleri
Aşağıda, sizin için, günlük yemeklerinizin düzenlenmesinde yardımcı olabilecek değişik diyet örnekleri verilmiştir. Bu listeleri esas alarak ve değişim listelerini de kullanarak benzer miktarda besin elemanı (protein, karbonhidrat, yağ ve kalori) içeren farklı yemek listeleri düzenleyebilir ve değişik yemekler yiyebilirsiniz.
Listelerin hazırlanması aşamasında, kolaylık sağlaması bakımından, aşağıda belirtilen noktalara bir kez daha dikkatinizi çekelim.
Pratik ölçüler hakkında:
1 kibrit kutusu kadar beyaz peynir yaklaşık 30 gr.'dır.
1 kibrit kutusu büyüklüğünde köfte de yine yaklaşık 30 gr'dır.
1 ince dilim ekmek 25 gr ağırlığındadır.
1 porsiyon yemek 2 servis kaşığı veya 4 çorba (veya yemek) kaşığı miktarındadır.
1 porsiyon meyve, meyve değişim listesinde bildirilen meyve miktarıdır.
Listede şekerli olarak içilebileceği belirtilen süt veya çayların içine 1 tane kesme şeker, veya 1 tatlı kaşığı toz şeker konulacağı varsayılmıştır. Daha tatlı çay içilmesi durumunda ya diğer karbonhidrat kaynaklarından kısıntı yapmalı veya şekere ilave olarak tadlandırıcı kullanmalıdır.
Şekersiz çay, ıhlamur, limon vb. içecekler (hastalığınız nedeniyle sıvı kısıtlanması söz konusu değilse) istenilen miktarda içilebilir.
Yemeklerin hazırlanması hakkında:
Listelerde birinci bölümde bir günde yenilecek toplam besin miktarı verilmiştir. Daha sonra değişim listelerinden yararlanılarak örnek bir yemek listesi yazılmıştır. Sizler de benzer şekilde çok farklı ve damak tadınıza uygun listeler hazırlayabilirsiniz.
Listelerde belirtilen herhangi bir sebze yemeğinin yerine değişim listesindeki bir başka sebze yemeğini (eşit porsiyon miktarında) koyabilirsiniz. Benzer şekilde, yine listelerde belirtilen herhangi bir meyvenin yerine eşit porsiyonda bir başka meyveyi koyabilirsiniz veya şeker ilavesi ile meyve tatlıları yapabilirsiniz. Bu konuda dikkat etmeniz gereken bir nokta sebze veya meyvelerin potasyum içerikleridir. Eğer potasyumunuz yüksek seyrediyorsa veya hekiminiz yüksek potasyumlu gıdalardan kaçınmanızı önerdiyse, değişimler sırasında bu tür gıdaları kullanmayınız.
Diyet listelerinin içeriklerinde belirtilen tuz miktarları, yemeğin hazırlanması sırasında içine hiç tuz konulmadığı ve tuzsuz ekmek yenildiği durumlar için geçerlidir. En iyisi, evlerde pişirilen yemeğe hiç tuz atılmaması ve sofraya oturunca herkesin ihtiyacı kadar tuzu kendi tabağında kullanmasıdır.
Aşırı tuzlu yenilmeyen evlerde bir porsiyon yemek içinde yaklaşık 1 ile 2 gr tuz vardır. Bazı hallerde hekiminiz normal tuzlu yemek yiyebileceğinizi de söyleyebilir.
Kalori kısıtlaması yapılan hastalar dahil, içine yağ koymamak şartı ile, tüm yemeklerinizde serbest miktarda salata yiyebilirsiniz. Bu salatalar, mevsimine göre, domates, salatalık, yeşil biber, havuç, turp, roka vb. içerebilir. Yukarıda belirtildiği üzere, salata hazırlarken dikkat etmeniz gerekli tek nokta sebzelerin potasyum içeriğidir. Salatanıza istediğiniz kadar limon sıkabilirsiniz.
Yemeklerinize ağız tadınıza uygun gelen şekilde karabiber, kırmızı biber, tarçın, kimyon vb. baharatları serbestçe katabilirsiniz.
LİSTE 1
20 GRAM PROTEİNLİ, 1500 KALORİLİ DİYET
Bir Günlük Yiyecekler | Miktar | Ölçü |
Süt veya yoğurt | 250 gr | 2 çay bardağı |
Yumurta | 40-50 gr | 1 adet |
Et | Yok | Yok |
Ekmek veya ekmek yerine | 125 gr | 5 ince dilim |
Sebze | 2. porsiyon | 8 çorba kaşığı |
Meyve | 2 porsiyon | Bkz. meyve değişim |
Şeker, bal veya reçel | 140 gr | 28 tatlı kaşığı |
Yağ | 30 gr | 6 tatlı kaşığı |
Örnek Yemek Listesi
Sabah | Kuşluk | Öğle |
1 bardak çay (şekerli) | 1 porsiyon nişasta peltesi veya kremalı tatlı | 5 çorba kaşığı pilav |
İkindi | Akşam | Gece |
1 porsiyon elma tatlısı | 5 çorba kasığı makarna | 1 çay bardağı süt (şekerli) |
Bu liste 258 gr karbonhidrat, 42 gr yağ, 230 mg sodyum (575 mg tuz), 1280 mg potasyum içerir. Ekmek tuzlu yenirse alınacak olan sodyum miktarı 440 mg, (tuz miktarı 1100 mg) olacaktır.
LİSTE 2
30 GRAM PROTEİNLİ, 1000 KALORİLİ DİYET
Bir Günlük Yiyecekler | Miktar | Ölçü |
Süt veya yoğurt | 125 gr | 1 çay bardağı |
Beyaz peynir veya | 30 gr | 1 kibrit kutusu kadar |
yumurta | 40-50 gr | 1 adet |
Et | 30 gr | 1 köfte kadar |
Ekmek veya ekmek yerine | 200 gr | 8 ince dilim |
Sebze | 2 porsiyon | 8 çorba kaşığı |
Meyve | 3 porsiyon | Bkz. meyve değişim |
Yağ | 5 gr | 1 tatlı kaşığı |
Şeker | 25 gr | 5 tatlı kaşığı |
Örnek Yemek Listesi
Sabah | Kuşluk | Öğle |
Çay (şekerli) | 1 küçük boy elma | 4 çorba kaşığı kıymalı taze fasulye |
İkindi | Akşam | Gece |
Akide şekeri (2 adet) | 1 kase çorba | 1 küçük boy elma |
Bu liste 180 gr karbonhidrat, 18 gr yağ, 153 mg sodyum 1389 mg tuz) ve 1434 mg potasyum içerir. Ekmek tuzlu yenirse alınacak olan sodyum miktarı 730 mg, (tuz miktarı 1856 mg ) olacaktır.
LİSTE 3
30 GRAM PROTEİNLİ, 1500 KALORİLİ DİYET
Bir Günlük Yiyecekler | Miktar | Ölçü |
Süt veya yoğurt | 125 gr | 1 çay bardağı |
Yumurta | 40-50 gr | 1 adet |
Et | 30 gr | 1 köfte kadar |
Ekmek veya ekmek yerine | 200 gr | 8 ince dilim |
Sebze | 2 porsiyon | 8 çorba kaşığı |
Meyve | 2 porsiyon | Bkz.meyve değişim listesi |
Şeker, bal veya reçel | 110 gr | 22 tatlı kaşığı |
Yağ | 20 gr | 4 tatlı kaşığı |
Örnek Yemek Listesi
Sabah | Kuşluk | Öğle |
1 çay bardağı süt (şekerli) | 1 porsiyon nişasta peltesi | 1 köfte kadar tavuk eti |
İkindi | Akşam | Gece |
1 porsiyon elma tatlısı | 1 porsiyon şehriye çorbası |
|
Bu liste 255 gr karbonhidrat, 34 gr yağ, 184 mg sodyum (460 mg tuz), 1240 mg potasyum içerir. Ekmek tuzlu yenirse alınacak olan sodyum miktarı 730 mg, (tuz miktarı 1825 mg) olacaktır.
LİSTE 4
30 GRAM PROTEİNLİ, 2000 KALORİLİ DİYET
Bir Günlük Yiyecekler | Miktar | Ölçü |
Süt veya yoğurt | 125 gr. | 1 çay bardağı |
Yumurta | 40-50 gr | 1 adet |
Ekmek veya ekmek yerine | 275 gr | 11 ince dilim |
Sebze | 2 porsiyon | 8 çorba kaşığı |
Meyve | 3 porsiyon | Bkz. meyve değişim listesi |
Şeker, bal veya reçel | 180 gr | 36 tatlı kaşığı |
Yağ | 20 gr | 4 tatlı kaşığı |
Örnek Yemek Listesi
Sabah | Kuşluk | Öğle |
1 çay bardağı süt (şekerli) |
| 5 çorba kaşığı pilav |
İkindi | Akşam | Gece |
1 porsiyon elma tatlısı | 1 porsiyon pirinç çorbası | 1 bardak çay 1 dilim kek |
Bu liste 398 gr karbonhidrat, 32 gr yağ, 196 mg sodyum (498 mg tuz), 918 mg potasyum içerir. Ekmek tuzlu yenirse alınacak olan sodyum miktarı 1168 mg, (tuz miktarı 2970 mg) olacaktır.
LİSTE 5
40 GRAM PROTEİNLİ, 1000 KALORİLİ DİYET
Bir Günlük Yiyecekler | Miktar | Ölçü |
Süt veya yoğurt | 250 gr | 2 çay bardağı |
Yumurta veya | 40-50 gr | 1 adet |
beyaz peynir | 30 gr | 1 kibrit kutusu kadar |
Et | 60 gr | 2 köfte kadar |
Ekmek veya ekmek yerine | 175 gr | 7 ince dilim |
Meyve | 2 porsiyon | Bkz. meyve değişim listesi |
Sebze | 2 porsiyon | 8 çorba kaşığı |
Yağ | 5 gr | 1 tatlı kaşığı |
Şeker veya bal veya reçel | 5 gr | 1 tatlı kaşığı |
Örnek Yemek Listesi
Sabah | Kuşluk | Öğle |
Çay (şekersiz) |
| 5 çorba kaşığı pirinç pilavı |
İkindi | Akşam | Gece |
| 1 kase şehriye çorbası | 1 çay bardağı süt (şekerli) |
Bu liste 153 gr karbonhidrat, 27 gr yağ, 250 mg sodyum (625 mg tuz), 1500 mg potasyum içerir. Ekmek tuzlu yenirse alınacak olan sodyum miktarı 730 mg, (tuz miktarı 1825 mg) olacaktır.
LİSTE 6
40 GRAM PROTEİNLİ, 1500 KALORİLİ DİYET
Bir Günlük Yiyecekler | Miktar | Ölçü |
Süt veya yoğurt | 250 gr | 2 çay bardağı |
Yumurta veya | 40-50 gr | l adet |
beyaz peynir | 30 gr | 1 kibrit kutusu kadar |
Et | 60 gr | 2 köfte kadar |
Ekmek veya ekmek yerine | 175 gr | 7 ince dilim |
Meyve | 2 porsiyon | Bkz. meyve değişim listesi |
Sebze | 2 porsiyon | 8 çorba kaşığı |
Yağ | 20 gr | 4 tatlı kasığı |
Bal, reçel veya | 85 gr | 17 tatlı kaşığı |
Akide şekeri | 10 gr | 2 adet |
Örnek Yemek Listesi
Sabah | Kuşluk | Öğle |
1 bardak çay (şekerli) |
| 4 çorba kaşığı etsiz sebze yemeği |
İkindi | Akşam | Gece |
1 bardak çay (şekerli) | 1 kase un çorbası | l çay bardağı süt (şekerli) |
Bu liste 243 gr karbonhidrat, 42 gr yağ, 264 mg sodyum (660 mg tuz), 1520 mg potasyum içerir. Ekmek tuzlu yenirse alınacak olan sodyum miktarı 585 mg, (tuz miktarı 1462 mg) olacaktır.
LİSTE 7
40 GRAM PROTEİNLİ, 1500 KALORİLİ DİYABETİK DİYET
Bir Günlük Yiyecekler | Miktar | Ölçü |
Yumurta veya | 40-50 gr | 1 adet |
peynir | 30 gr | 1 kibrit kutusu kadar |
Et | 60 gr | 2 köfte kadar |
Ekmek veya ekmek yerine geçen yiyecekler | 325 gr | 13 ince dilim |
Meyve | 4 porsiyon | Bkz. meyve değişim listesi |
Sebze | 2 porsiyon | 8 çorba kaşığı |
Yağ | 25 gr | 5 tatlı kaşığı |
Şeker | yok | yok |
Örnek Yemek Listesi
Sabah | Kuşluk | Öğle |
Çay (şekersiz, istenildiği kadar) | 1 küçük boy elma | 1 kase un çorbası |
İkindi | Akşam | Gece |
1 tatlı kaşığı yağ | 4 çorba kaşığı kıymalı sebze yemeği | 1 küçük boy elma |
Bu liste, 40 gr (% 13) protein, 235 gr (% 63} karbonhidrat, ve 44 gr (%24 yağ)'dan oluşmuştur. Ayrıca, 145 mg sodyum (363 mg tuz), ve 1503 mg potasyum içerir. Ekmek tuzlu yenirse alınacak olan sodyum miktarı 1606 (tuz miktarı 4015 mg) olacaktır.
LİSTE 8
40 GRAM PROTEİNLİ, 2000 KALORİLİ DİYET
Bir Günlük Yiyecekler | Miktar | Ölçü |
Yumurta veya | 40-50 gr | 1 adet |
beyaz peynir | 30 gr | 1 kibrit kutusu kadar |
Et | 60 gr | 2 köfte kadar |
Ekmek veya ekmek yerine | 325 gr | 13 ince dilim |
Meyve | 4 porsiyon | Bkz. meyve değişim |
Sebze | 2 porsiyon | 8 çorba kaşığı |
Yağ | 30 gr | 6 tatlı kaşığı |
Bal veya reçel veya şeker | 125 gr | 25 tatlı kaşığı |
Örnek Yemek Listesi
Sabah | Kuşluk | Öğle |
1 bardak çay (şekerli) |
| 1 kase şehriye çorbası 5 çorba kaşığı pirinç pilavı |
İkindi | Akşam | Gece |
1 bardak çay (şekerli) | 1 kase un çorbası | 1 dilim kek |
Bu liste, 360 gr karbonhidrat, 45 gr yağ, 156 mg sodyum (390 mg tuz), 1540 mg potasyum içerir. Ekmek tuzlu yenilirse alınacak olan sodyum miktarı 1170 mg (tuz miktarı 2925 mg) olacaktır.
LİSTE 9
40 GRAM PROTEİNLİ, 2500 KALORİLİ DİYET
Bir Günlük Yiyecekler | Miktar | Ölçü |
Süt veya yoğurt | 125 gr | 1 çay bardağı |
Yumurta | 40-50 gr | 1 adet |
Et | 30 gr | 1 köfte kadar |
Ekmek veya ekmek yerine | 375 gr | 15 ince dilim |
Meyve | 5 porsiyon | Bkz. meyve değişim listesi |
Sebze | 2 porsiyon | 8 çorba kaşığı |
Yağ | 50 gr | 10 tatlı kaşığı |
Bal veya reçel veya şeker | 150 gr | 30 tatlı kaşığı |
Örnek Yemek Listesi
Sabah | Kuşluk | Öğle |
1 su bardağı meyve suyu |
| 4 çorba kaşığı kuru fasulye yemeği |
İkindi | Akşam | Gece |
1 bardak çay (şekerli) | 4 çorba kaşığı etsiz sebze yemeği | 1 çay bardağı süt (şekerli) |
Bu liste 430 gr karbonhidrat, 64 gr yağ, 215 mg sodyum (537 mg tuz), 1749 mg potasyum içerir; ekmek tuzlu yenirse alınacak olan sodyum miktarı 1606 mg (tuz miktarı 4015 mg) olacaktır.
LİSTE 10
50 GRAM PROTEİNLİ, 1400 KALORİLİ DİYABETİK DİYET
Bir Günlük Yiyecekler | Miktar | Ölçü |
Süt veya yoğurt | 250gr | 2 çay bardağı |
Beyaz peynir | 30 gr | 1 kibrit kutusu kadar |
Et | 60 gr | 2 köfte kadar |
Ekmek veya ekmek yerine | 275 gr | 11 ince dilim |
Sebze | 2 porsiyon | 8 çorba kaşığı |
Meyve | 3 porsiyon | Bkz. meyve değişim listesi |
Yağ | 15 gr | 3 tatlı kaşığı |
Şeker | Yok | Yok |
Örnek Yemek Listesi
Sabah | Kuşluk | Öğle |
Çay (şekersiz, istenildiği kadar) | 1 küçük boy elma | 1 köfte kadar et |
İkindi | Akşam | Gece |
1 küçük boy portakal | 1 kase çorba | 1 çay bardağı süt (şekersiz) |
Bu liste 218 gr (%61.3) karbonhidrat, 37 gr (%23.4) yağ, 274 mg sodyum (685 mg tuz) ve 1735 mg potasyum içerir. Ekmek tuzlu yenirse alınacak olan sodyum miktarı 1314 mg, (tuz miktarı 3285 mg) olacaktır.
LİSTE 11
60 GRAM PROTEİNLİ, 2000 KALORİLİ DİYET
Bir Günlük Yiyecekler | Miktar | Ölçü |
Süt veya yoğurt | 250 gr | 2 çay bardağı |
Yumurta | 40-50 gr | 1 adet |
Peynir | 30 gr | 1 kibrit kutusu kadar |
Et | 60 gr | 2 köfte kadar |
Ekmek veya ekmek yerine | 375 gr | 15 ince dilim |
Meyve | 3 porsiyon | Bkz.meyve değişim listesi |
Sebze | 2 porsiyon | 8 çorba kaşığı |
Yağ | 25 gr | 5 tatlı kaşığı |
Şeker | 45 gr | 9 tatlı kaşığı |
Örnek Yemek Listesi
Sabah | Kuşluk | Öğle |
1 çay bardağı süt (şekersiz) |
| 1 adet biber dolması |
İkindi | Akşam | Gece |
Çay (şekersiz) | 1 kase şehriye çorbası | 2 porsiyon meyve |
Bu liste 323 gr karbonhidrat, 52 gr yağ, 338 mg sodyum (845 mg tuz), 1770 mg potasyum içerir. Ekmek tuzlu yenirse alınacak olan sodyum miktarı 1606 mg, (tuz miktarı 4015 mg) olacaktır.
Lokanta'da Diyet
Eğer diyet hakkındaki bölümlerimizi iyi okuyup öğrenmemişseniz evde veya dışarıda yemek seçiminiz farklı olmayacaktır. İlk saptayacağınız şey yemek yiyeceğiniz restoranın ne yemekler yaptığı, örneğin "Fast-Food" ve doğu mutfağı olan restoranların yemeklerinde sodyum miktarı fazladır. Unutmayın ki tatil veya davetlerde diyete ara vermek diye bir şey yoktur. Bu küçük kaçamaklar, sağlığınızı tehlikeye atmaya değmez.
Dışarıda yemek yiyecekseniz uyulması gerekli genel kurallar:
- O gün evdeki öğünlerinizi daha özenle seçin.
- Arkadaşınıza gidecekseniz, arkadaşınızın diyetinizden haberdar olmasını sağlayın.
- Yemek öncesi yenen aperatiflerden uzak durun.
- Restoranlardaki porsiyonlar evdekinden büyüktür. Yarım porsiyon ısmarlayın.
- Tatlı seçiminizi çikolata, fındık, süt, potasyumdan zengin meyve, peynir gibi size yasak şeylerin bulunmadığı tatlılar olmalıdır. - Hamur işleri, makarna, pilav, ekmek ölçü oranında yenebilir
- Restoranlarda tuzsuz sebze yemeği bulmak imkansızdır. Bu nedenle o gün evde hiç tuzsuz yiyerek dengelemeye çalışın.
- Karışık salatayı korkusuzca yiyin ama turşudan uzak durun.
- Bütün yemek soslarının ayrıca getirilmesini isteyin ve az miktarda kullanın.
- Salata sosu olarak, yağ, sirke, limonu tercih edin. Diğer salata soslarından uzak durun.
- Diyet listenizde serbest olan meyve, tatlıları tercih edin, çikolata, fındıklı tatlılardan uzak durun.
- İçecek olarak diyet listenizde olanları tercih edin ve en önemlisi miktarına özen gösterin. Daha iyisi garsondan su bardağınızı kaldırmasını rica edin.
- Alkollü içki için doktorunuza danışın ve o gün evdeki sıvı tüketiminizi minimuma indirin.
- Yemeğe çıkacağınız zaman diyetisyeninizin önerilerini almak için danışmaktan çekinmeyiniz.
- Menüde bilmediğiniz bir yemek adı varsa bunun içeriğini garsondan sorun.
- Izgara siparişi verirken tuz konulmamasını söylemeyi unutmayın.
- Fast-food diye adlandırdığımız sandviç, pizza, hamburger seçimlerinizde çok dikkatli olmalısınız. Hamburger yemeyi canınız çok istediyse çocuk menusu ve içinde peynir ve sos olmayanını tercih edin. Kolalı ve sütlü-yoğurtlu içecekleri tercih etmeyin. Kızarmış patates, cips gibi patatesli yiyeceklerin potasyumdan çok zengin olduğunu hatırlatmaya gerek yok.
- Tatlı seçiminiz, zengin meyve, peynir gibi size yasak şeylerin bulunmadığı tatlılar olmalıdır. Tabii ki bu yemeklerden sonra fosfat bağlayıcılarınızı almanız gerektiğini hatırınızdan çıkarmayın ve yemeğe giderken yanınızda olup olmadığının kontrolünü yapın.
ÖNERİLEN YEMEKLER | ÖNERİLMEYEN YEMEKLER |
Hemodiyalize Giren Hastalarda Diyet
Böbrek yetersizliği ilerledikçe başta proteinler olmak üzere değişik besin maddelerinde kısıtlanmaya gidileceği önceden yazılmıştı. Böbrekler görevlerini iyice yitirdikten ve hastalar diyalize girmeye başladıktan sonra alınan gıdaların yeniden düzenlenmesi gerekecektir.
Kalori:
Diyaliz hastalarında alınması gerekli kalori miktarı hastanın beslenme durumu ile yakından ilgilidir. Hasta şişman ise düşük kalorili diyetler önerilir. Bu hastalar tatlandırıcı olarak sakkarin vb. ilaçları kullanarak, ekmek, pilav, makarna, şeker gibi karbonhidrattan zengin gıdaları ve yağlan az miktarda yemelidir. Tersine olarak, zayıf hastalar sayılan gıdaları fazla miktarda almalıdır. Erişkin bir diyaliz hastasının ortalama olarak bir günde kg başına 35 kalori (yaklaşık 1500 ile 2500 kalori) alması gereklidir.
Protein:
Diyalize giren hastaların protein ihtiyacı artar; bunun en önemli nedeni diyaliz sırasında protein yapımında yer alan bazı maddelerin kaybedilmesidir. O nedenle, kronik böbrek yetersizliği döneminin aksine, diyalize giren hastalarda alınan protein miktarı artırılır. Bu hastalar bir günde kg başına yaklaşık 1 ile 1,5 gr protein almalıdırlar. Bu proteinlerin de hayvansal kaynaklı olmasına dikkat edilmelidir.
Karbonhidrat:
Hastanın ihtiyacı olan kalori miktarına göre, alması gereken karbonhidrat miktarı da değişir.Zayıf hastaların daha fazla, şişman hastaların ise daha az karbonhidratlı gıda almaları gereklidir. Bir günde alınan toplam kalorinin yaklaşık yarısı karbonhidratlardan sağlanmalıdır.
Yağ:
Diyaliz sırasında alınması gerekli yağ miktarı da (karbonhidratlı gıdalarda olduğu gibi) hastanın kilosu ile yakından alakalıdır. Zayıf hastalar için daha fazla, şişman hastalar için ise, daha az yağ gereklidir. Yemeklerde bitkisel sıvı yağlar (zeytinyağı mısırözü yağı, vb.) tercih edilmeli ve tereyağı ya da iç yağından kaçınmalıdır.
Etler yemeğe hazırlanırken, etrafındaki yağları iyice temizlenmelidir. Bir günde alınan kolesterol miktarı 300 mg'ı geçmemelidir. Günlük kalori ihtiyacının yaklaşık %30 ile 40'ı yağlardan sağlanır.
Su:
Diyalize giren hastaların pek çoğunun hiç idrarı yoktur. Bu nedenle alınan su ve sıvı gıdaların miktarına çok dikkat edilmelidir.
İki diyaliz arasında alınan kilo miktarının 1.5 - 2 kg'ı aşmamasına özen gösterilmelidir.
Eğer daha fazla sıvı alınacak olursa hem, önceden anlatılan, sıvı fazlalığı ile ilgili sorunlar (kalp yetersizliği, nefes darlığı, vücutta su birikmesi, tansiyon yüksekliği) ortaya çıkar; hem de diyaliz sırasında fazla suyun çekilmesine bağlı olarak, adale krampları ve tansiyon düşüklükleri görülür. Genel olarak, yemekler de dahil, bir günde alınan sıvı miktarı 1000 - 1500 ml civarında olmalıdır. Ancak, idrar miktarı çok az olan ve değişik nedenler ile diyalize yeterli sıklıkta giremeyen hastaların daha az sıvı almaları gereklidir.
Tuz:
Diyaliz hastalarında tansiyon yüksekliği oldukça sık görülür. Alınan tuz miktarı fazla ise, hem tansiyon kontrolü zorlaşır, hem de daha çok su içilir ve kilo alınır. Bu nedenle diyaliz hastalarının bir günde alması gereken ortalama tuz miktarı 1 - 2 gr civarında olmalıdır. Bu amaçla, yemekler tuzsuz olarak pişirilmeli, üzerine ilave tuz konulmamalı, turşu, zeytin, peynir gibi fazla tuzlu gıdalar alınmamalı ve tuzsuz ekmek yenilmelidir. Ancak, bazı hastalarda tuz kısıtlanması gerekmez. Bu hastalar normal tuzlu gıdaları alabilirler.
Potasyum:
Diyalize giren hastalarda en sık görülen sorunlardan biri kan potasyumunun çok yükselmesidir. İdrarla potasyum atılamadığı için, bazen bu durum hayati tehlike de yaratabilir.
Yapılması gereken, gıdaların potasyum içerikleri hakkında bilgi sahibi olmak ve yüksek potasyumlu gıdaları diyetten kaldırmaktır. Süt, patates, muz, portakal, kurutulmuş meyveler ve baklagillerde fazla miktarda potasyum bulunduğu unutulmamalı ve bu besinler fazla miktarda yenmemelidir.
Bazı hastaların potasyum kısıtlamasına ihtiyacı yoktur hatta bu hastalarda kan potasyumu gereğinden düşük bile çıkabilir. Yapılan kan tahlillerinin sonucuna göre hekiminiz almanız gereken potasyum miktarı hakkında size bilgi verecektir.
Kalsiyum:
Kemik hastalığını önleyebilmek için diyaliz hastalarının her gün belli miktarda kalsiyum almaları gereklidir. Bazı yiyecekler kalsiyumdan zengindir o nedenle bu gıdaların yeterli miktarda alınması yararlı olur. Ama hastalar şu noktaya dikkat etmelidir: Kalsiyumu en çok içeren gıdalardan biri olan süt ve sütten yapılan yiyeceklerde (örneğin yoğurt, peynir fazla miktarda fosfor da vardır. Bu gıdaların çok fazla miktarda alınması böbrek hastalarında kemikler için zararlı olabilecek fosforu artırır. O zaman bu tür gıdaları çok fazla miktarda almamalıdır.
Yiyecekler ile yeterli kalsiyum çoğu kez alınamadığı için hekiminiz size ilaç şeklinde de kalsiyum verecektir. Bu amaçla sık olarak kullanılan kalsiyum karbonat tozunun 2 ile 3 gramı çoğu kez ihtiyacı karşılar. Bu toz, yiyecekler ile alınan fosforun vücuda emilmesini de önler, o nedenle çift yönlü yarar sağlar.
Fosfor:
Alınan proteinler ile (en çok da süt ve süt ürünleri ile) vücuda girer. Diyaliz hastalarının kan fosfor düzeyi genellikle yüksektir. Bu durum kan kalsiyumunda azalmaya ve kemiklerde zayıflamaya yol açar. Kan fosforunu düşürebilmek için başta süt içeren gıdalar olmak üzere fazla miktarda fosfor içeren besinlerin olabildiğince az alınması gereklidir. Diyetle bir günde alınan fosfor miktarı kg başına 17 mg'ı geçmemelidir. Ayrıca, kan fosforunu düşüren ilaçların kullanılması yararlıdır.
Lif:
Sadece böbrek hastalarının değil herkesin fazla miktarda lifli gıda almasının yararlı olduğu saptanmıştır. Lifli gıdalara örnek olarak kepekli ekmek, kuru baklagiller, sebze ve meyveler sayılabilir. Bu tür gıdaların alınması ile hazım kolaylaşır, kabızlık önlenir, barsak kanseri önlenebilir. Diyaliz hastalarında kabızlık sık olduğu için bu tür gıdaların alınması yararlıdır. Ancak bu yiyeceklerdeki potasyum miktarına her zaman dikkat etmelidir.
Demir:
Diyaliz sırasında bir miktar demir vücuttan kaybedilir. Demir eksikliğine bağlı kansızlığı önleyebilmek amacıyla hemen tüm diyaliz hastalarına ağızdan demir hapları veya diyaliz sırasında demir iğneleri uygulanır.
Diğer Vitamin ve Mineraller:
Demire benzer şekilde pek çok vitamin ve mineral de diyaliz sırasında kaybedildiği için tüm hastaların çok sayıda vitamini birarada içeren tabletleri kullanmaları gereklidir. Diyaliz hastalarında böbrekler D vitamini yapamadığı için kemik ağrıları, zayıflığı ve bazen de kemik kırıkları görülebilir. O nedenle hekiminiz size sık olarak özel D vitamini içeren ilaçları (Rocaltrol, Alpha D3, One-Alpha, Calcijex gibi) verecektir. Bu ilaçlar kan kalsiyumunu normale getirir ve kemiklerinizi kuvvetlendirir.
Diyaliz hastalarında A vitamini zararlı olabilir; bu nedenle hekim kontrolü olmaksızın vitamin ilaçlan rastgele kullanılmamalıdır.
Diyaliz hastalarının bir günde almaları gerekli vitamin miktarları aşağıda verilmiştir.
Vitamin Bir Günde Alınması Gerekli Miktar
Vitamin A Gereksiz
Vitamin C 60 mg
Vitamin B1 l .5 mg
Vitamin B2 1.8 mg
Vitamin B3 20 mg
Vitamin B6 1O mg
Vitamin B12 3 mcg
Vitamin D 0.25 - 1 mcg
Vitamin E 15 ünite
Vitamin K Gereksiz
Diyaliz Hastaları ve Suyun Önemi
FAZLA SIVI (SU) İSTEĞİNİ AZALTMAK İÇİN BAZI İPUÇLARI
- Sabah kalkınca, o gün içeceğiniz ölçülü suyu bir kaba doldurun ve gün boyunca aynı kaptan kullanın.
- Buzdolabının kapağına bir kağıt yapıştırıp her su içişinizi ve miktarınızı yazın ki ne kadar su içtiğinizi anlayın.
- Her tür sıvıyı küçük bir bardakta için.
- Tuz içeriği fazla gıdalardan uzak durun.
- Yemekler arasında diyetisyenin izin verdiği meyvelerden yiyin.
- Ağız kuruluğuna karşı, ince kesilmiş limon kabuğu çiğneyin.
- İlaçları yemek sırasında içtiğiniz su ile için.
- Mümkün olduğunca oyalayıcı işler yapın.
- Ağzınızda suyu çalkalayın fakat içmeyin.
- Sakız çiğneyin.
- Kışın ağız kuruluğunu önlemek için soba veya kalorifer üzerine bir kap su koyun.
- Normalde suyu içtiğiniz evdeki bölümlerden uzak durun.
Böbrek Transplantasyonu Yapılmış Hastalarda Diyet
|